‘En Yaşanılası’ Kentten Ne Öğrenebiliriz?

Danimarka’nın başkenti Kopenhag’ın dünyanın en mutlu, en yaşanılır, en iyi planlanmış kenti olarak sürekli ilk sıralarda yer almasının nedeni nedir?

Belki de bunun arkasında Kopenhag’ın birçok politika ve kültür alanında daima kendini idame ettirmeye çalışması yatıyor. Bu kent mükemmel olmayabilir, ama bazı önemli alanlarda kaydettiği başarılardan diğer metropoller ders çıkarabilir.

İş-yaşam dengesi
Danimarka’da hayatın merkezinde aile vardır. Bu ülkede anne/babalar bir yıllık ücretli doğum izni alabiliyor (ve bunu dokuz yıla yayabiliyor). Okul öncesi çocuk bakımının yüzde 75’ini devlet sübvanse ediyor. Genel olarak Danimarkalılarda fazla mesaiye kalma kültürü yoktur. Böylece aileyle daha fazla zaman geçirebiliyorlar. Danimarka en yüksek gelir vergisi uygulayan ülke aynı zamanda. Fakat devlete güven oranı da oldukça yüksek ve harcamaların vergi yoluyla karşılanmasına itiraz etmiyorlar.

Altyapı
Kopenhag altyapıya ve bunun sürdürülebilir özelliğine büyük önem veriyor. Kentte yayalar ve bisiklet kullananlar öncelikli. Kent sakinlerinin yüzde 40’ını oluşturan 480 bin kişi günlük seyahatlerini bisikletle yapıyor. Bazıları Kopenhag’ı bisikletin başkenti olarak adlandırıyor. Hükümet halka ve turistlere bedava kullanım olanağı sağlayan bir bisiklet paylaşım programı da başlatmış. Kentte sadece bisikletler için 350 km bir yol ağı bulunuyor. Bunun dışında tren, metro ve yaygın bir otobüs ulaşım ağı da var.

Kent sakinleri genellikle bisiklet ve toplu taşıma araçlarını kullanmayı tercih ediyor; özel araçlarını kullanmaktan alıkoymak için petrole yüksek vergi uygulanıyor.

Çevrecilik
Kentte sürdürülebilir mimari politikasına da çok önem veriliyor. Yeni binaların çatısının bitki örtüsüyle kaplanması isteniyor. Yeşil çatıların fırtına sırasında savrulan suları engellediği ve binanın iç ısısını da düzenlediği biliniyor. Böylece sera gazları salınımı da sınırlanmış oluyor. Kent sakinlerinin yüzde 90’ının bu yıl en fazla 15 dakika yürüyerek bir yeşil alana ulaşmasının sağlanması hedefleniyor.
Kopenhag’a ayrıca yakındaki bir adadan rüzgâr enerjisi takviyesi yapılması üzerinde çalışılıyor. Kentin 2025’te karbon salımının nötrlenmesi (denkleştirilmesi) hedefleniyor.

Bilim ve teknoloji
Kopenhag’daki birçok araştırma şirketine tıp teknolojisi ve iletişim teknolojisi sektörlerindeki çalışma yürüten şirketler de ekleniyor. Teknoloji alanındaki girişimler de artış gösteriyor. Bu gelişmeler yeni iş alanları yarattığı gibi Kopenhag’ı en ideal yeni iş kurma merkezi haline de getiriyor. Bunda, kentin tasarıma önem vermesi, işbirliği kültürü ve yeni girişimciler için destek programlarının etkili olduğu düşünülüyor.

Eğlenmeyi de bilmek
Kopenhag’daki mutlu atmosfer biraz da kültürle ilgili. Kopenhaglılar çevreyi korumanın yanı sıra eğlenmeyi de biliyor. Burası organik gıda tüketimi bakımından Avrupa’da ilk sırada yer alıyor. Kişi başına düşen bira fabrikası sayısı ile de önde. Kaliteli restoranları ile ün yapan kentte Noma adlı restoran son iki yıldır üst üste dünyanın en iyi restoranı seçiliyor

Sonuç olarak elde edilen başarı tesadüfe değil, çevreci bir bakış açısına, iyi bir planlamaya, eğitime ve insana verilen öneme ve çok çalışmaya bağlı. Darısı Türkiye’nin başına diyelim…

Suemedha Sood  – BBC

Gezginler