Mülkiyet, iktidar, itaat ve yok edici çalışma rutinlerini reddedip kendini bağımsızlaştırarak; yaşamını bilgelik, özgürlük ve erdem arayışı üzerine kurmuş Ekrem…
O, yaşamın doğal akışı içinde bir zerre olmayı memnuniyetle kabul etmiş. Hükmetmek yerine doğanın parçası olmayı sevinçle benimsemiş. Buna karşın doğanın inkarı olarak ortaya çıkan kibir ve hükmetme eğilimini benliğinden yok etmiş ve taşla, ağaçla tutku dolu bir bağ kurmuş.